Müthiş önemli değil mi? Hayır Birmanya yada Çin'de olan ve 7 dakika süren depremden ve kokuşan cesetlerden yada Lübnan'dan bahsetmiyoruz..
Padişahlık sistemine hınç, kin ve nefretle bakan azınlıkların hakimiyetindeki bir ülkede, krallık ve dolayısıyla İngiltere Kraliçesi gazetelerin manşetlerinde boy boy fotoğraflarla ve itinalı sunumlarla!
Ey Ulu Hakan Abdülhamid'e kızık sultan diyenler, ilköğrenimde Vahdettin kaçarken ayakkabısının tekini düşürdü diye uyduran ve körpecik beyinleri, atalarına kutsal halifelik nizamına düşman eden ikiyüzlü küçük maymunlar!
Cumhurun başı Gül, ilk defa simokin giymiş! Bir deyiş aklıma geldi: Simokini halk giyerse garson olur, diye..Demekki simokin (smokin), frak, silindir şapka, beyaz eldiven ayakta siyah rugan ayakkabı halka ait şeyler değil. Peki İslam'a ait yada uygun şeyler mi?
Halk giyince garson kıyafeti oluyor, masonlar ritüellerinde giyince ne analama geliyor? Masonlukta ''usta, çırak, üstadı azam, 33. derece'' sıralamasına uygun gizli toplantılarda bu kıyafetleri giyenlerin siyonizmin hizmetkarı, ''uşak'' kıyafeti olarak simokin/frak giydiğini çok uzun süre önce okumuştum.
Kraliçe, dilerse elini uzatıyor, kendisi istemezse kimse tokalaşmak için elini uzatamıyor. Uzatmak yasak ve son derece terbiyesizlik addeliyor!
Buna benzer bir sürü kraliyet kuralları, yüzyıllardır yasa haline getirilip, günümüz dünyasına protokol olarak uygulatılıyor.
Sözü şuraya getireceğim. Peki Müslümanların kendi din ve kültür miraslarından aldıkları ve uygulama mecburiyetinde oldukları kurallar (mübahlar ve haramlar) yok mu?
Mesela Gül'de Kraliçe'ye simokin ve frak giyimini tercih edemiyeceğini münasip bir dille Türkiye'ye davet etme aşamasaında ifade edemez miydi?
Neden onların batıl kurallarına biz uymak durumundayız..? Ekonomik güç falan demeyin. İçerdeki laikçi yobazlardan çekinildiğinden derseniz, bu mazeret kulak doldurur ama gönlü doldurmaz.
Simokin Simon'dan mı gelme bir kelimedir acaba?Frak da Frank'dan mı? Bu yazıyı yazmak için tüm bunları da araştırmak gerekirdi ama bizdeki şahsiyet erozyonuna öylesine öfkelenip üzüldüm ki, buraya acele içimi dökmek istedim.
Simo-kin..Kin, onların asırlık kinini temsilen bizim uygarlığımıza dayatılan bir remz, bir simge..
Yanlış hatırımda kalmadı ise Elmalılı tefsirinin Yasin suresinin ilk sayfasında okuduğum :8 -''Çünkü biz onların boyunlarında birtakım bağlar, kelepçeler yapmışızdır...'' mealindeki ayete verilen tefsirlerden biri de kravat idi. Ben zaten öğrencilik yıllarımda sevmediğim ve zoraki taktığım kravatı, daha sonra hiç takmadım, aynen kasket ve benzer şeyleri takmadığım gibi..
Sahi şehid alim İskilipli Atıf Efendi'yi neden asmışlardı? Bugünkü torunları simokin/frak giyecekti de, O merhum ne diye ipe gitmişti?
Anlamak..anlamıyorum yine kafam karıştı..Üstadın bir şiiri vardı (bulup) onunla noktalıyayyım:
Destan şiirinin sonu:
''Ne yaptık, ne yaptılar mukaddes emaneti?
Ah, küçük hokkabazlık, sefil aynalı dolap;
Bir şapka, bir eldiven, bir maymun ve inkılap.'' Necip Fazıl Kısakürek (1947)