Bugün Muhterem Ebubekir Sifil hocayı okurken sizin buradaki yazınızı ve fikirlerinizi okudum.
Şaşkınım gerçekten..
Gerçi, Allah razı olsun Ebubekir Sifil gibi bir alim gerekenleri yazmış..
Bu mu İslam davasında kalem oynatmak?
Siz tağutla ve onların yerli işbirlikçileri ile cihad deyince ne anlıyorsunuz?
Kur'an diyen siz, Haşr suresi: 7. ayetten ne anlıyorsunuz?
Siz Peygamber tarihini de mi okumadınız?
Siz, beğenmediğiniz ve modernizm kokan aklınızla işinize gelmeyen hadislere uydurma deyip, hümanist olmaya mı karar verdiniz?
Sahih hadislerde recm ve diğer had ve tazirleri de mi okumadınız? Hepsi de -haşa- yalan/uydurma mı?
Hz.Ömer'in (ra) kendi oğluna vurduğu şer'i cezadan da mı habersizsiniz?O size göre haşa merhametsiz miydi?
Yazdıklarınızla Allah'a, Rasulüne ve yolundan gidenleri merhametsizlikle itham etmekle tam bir ''bela''nın içinde değilseniz neyin içindesiniz gerçekten?
Madem alanınız değil, madem ilminiz buna yetmez, bari susun da arif sansınlar!
Bela dediniz ya, sizin bu saçma fikirlerinize ''bir'' kişi bile iştirak etse; vallahi bu daha katmerli bir bela ve vebaldir.
Kime hizmet ediyorsunuz?
Nefsinize desem, bu konuyu yazmaya cür'et edemezdiniz..ama kamu ile paylaştığınıza göre vah ki ne vah!
''Bu meseleyi ilahiyatçıların ciddi olarak ve cesaretle ele alması gerekiyor.'' derken, onlara görev biçiyor ve recm cezasının, yani Alla’ın koyduğu, Rasulünün ve ashabının uyguladığı cezanın hükmen, illeten, maslahaten, fiilen kaldırılmasını, yok sayılmasını talep etmekten daha ağır bir bela olur mu ?
Cesaretle ele almak..Boşuna dememişler ''cahil cesur olur diye''.
Bir kadın olarak bu fikirlerde olacağıma, cahilce kalem oynatacağıma evde bulaşık makinesi olmayı yeğlerdim.
Bazen çok bilmek, çok bilirmiş gibi entel dantel İslamcı takılmak böyle bir ‘’bela’’ oluyor işte..
Hani birileri savcıları göreve çağırır ya, siz de ilahiyatçıları göreve çağırıyorsunuz ! Ne için ? Hükm-ü ilahinin kaldırılması, ilga edilmesi için !
Kur’an’da hükmü bulunamayan ama sünnetle, icma ve kıyasla açıklanan nice meselede sizin ne yaptığınızı sormayacağım. Namazları Kur’andan bakarak nasıl kıldığınızı örneğin..Hacca gittiyseniz nasıl hac yaptığınızı ?
Günümüzde Somali gibi bir ülkede olabilecek olumsuz yada yanlış/eksik uygulama ile; imama kızıp camiye gitmeyenden ne farkınız var ?(Kaldıki zaninin/zaniyenin itirafı geçerlidir.) Yoksa siz de mezhepsiz reformcu ilahiyatçıları göreve çağırıken, mülhid kavramını unutmuş mu gözüküyorsunuz ?
Allah’a ve Rasulüne adalet öğreten bir hukukçu olmak gerçekten ‘’bela’’ değilse nedir ?
Siz ve sizin gibi düşünenleri Peygambere itaati emreden hükümlerle başbaşa bırakıyorum, dualarımla :
“Peygamber’in size verdiğini alın, sizi kendisinden nehy ettiği şeyden de sakının.” (Haşr Suresi:7)
“Allah’a ve Peygambere itaat edin ki, size merhamet edilsin.” (Al–i İmran Suresi:132)
“Kim Peygambere itaat ederse muhakkak Allah’a itaat etmiştir.” (Nisa Suresi:80)
“Ey iman edenler, size hayat verecek şeye sizi davet ettiklerinde, Allah ve Rasulü’ne icabet edin.” (El–Enfal Suresi:24)
“De ki, eğer Allah’ı seviyorsanız bana uyunuz ki, Allah da sizi sevsin.” (Al–i İmran Suresi:31)
“Peygamberin emrine muhalefet edenler, kendilerine bir fitne veyahut elemli bir azap isabet etmesinden sakınsınlar.” (Nur Suresi:64)
“ De ki, Allah’a ve Rasulü’ne itaat ediniz. Eğer yüz çevirirseniz kafir olursunuz.” (Al–i İmran Suresi:32)
“Allah ve Rasulü bir işe hüküm verdiği zaman, mü’min bir erkekle, mü’min bir kadın için, kendi işlerinde muhayyerlik hakları yoktur.” (Ahzap Suresi:36)
“Sizin için Allah Rasulü en güzel örnektir.” (Ahzap Suresi:21)
“Dikkat edin bir adama benden bir hadis ulaşır, o da koltuğuna dayanmış şekilde : “Sizinle bizim aramızda Allah’ın kitabı vardır. Onda neyi helal kıldığını görürsek, onu helal sayarız.” diye söyler mi? Şunu bilin ki, Allah Resulü’nün haram kıldığı da, Allah’ın haram kıldığıdır.” (Kütüb–i Sitte, c/16, sh:393)
''Kim bana itaat ederse, muhakkak ki Allah’a itaat etmiştir. Kim de bana isyan ederse muhakkak ki Allah’a isyan etmiştir.''
(Kütüb–i Sitte, c/16, sh:482)“Haberiniz olsun “ bana Kitap (Kur’an) ve onun kadar başkası (Sünnet) verilmiştir. Haberiniz olsun, koltuğuna kurulmuş karnı tok birilerinin şöyle diyeceği gün yakındır: "Size Kur’an yeter, helal nevinden onda ne varsa onları helal bilin, haram nevinden onda ne varsa onları da haram kabul edin.” Böyle diyenden sakının...” (Kütüb–i Sitte, c/16, sh:359)